“Madde
kemikti, toz oldu ve sonunda suya dönüştü.”
Matkap,
Restoran çalışanına bunu söylerken çalışanın burada tuvalet kâğıdı görevini
üstlendiğinin farkında değildi.
Restoran
çalışanı;
“Bunu size
kim söyledi? Sayın Matkap…”
Matkap
sandalyesine yaslandı ve kafasını bir tur çevirdikten sonra;
“Bunu bana
bir bilge söyledi. Hatta bilge bana yaklaşık 1500 yıldır bir fare deliğinden
çocuklarını izlediğini söyledi.”
Restoran
çalışanı bu durumdan sıkılmaya başlamıştı. Daha önceleri Matkapların
restoranlara girmesi yasaktı. Sonradan çıkan bir yasayla Matkapların gürültü
yapmadıkça restoranlara girmesi serbest hale getirildi.
Matkap
tekrar söze girerek;
“Benim
üretimimde kullanılan su miktarı ne kadar biliyor musun?”
Restoran
çalışanı bu soruyu duymazdan gelmişti. Matkabı başıyla selamlayarak yanından
uzaklaştı.
Matkap bu
duruma sinirlenmişti. Gürültü yapmamak için kendini zor tutuyordu. Derin bir
nefes aldıktan sonra etrafına bakınmaya başlamıştı. Gözü bir duvara takıldı.
Hardal sarısı rengindeki bu duvar ona çok çekici gelmişti. Dikkatini çekebilmek
için yavaşça kafasını birkaç tur çevirdiyse de duvar hiç oralı olmadı. Matkap
birden;
“Bana şu
güzel duvarın yanında bir masa ayarlaya bilir misiniz?” dedi yolunu kestiği
restoran çalışanına…
Restoran çalışanı eliyle biranda onu
durduran Matkaba bir süre bir şey söylemeden baktı. Sonrasında;
“Sen artık fazla olmaya başladın,
güvenlikleri çağırıp seni buradan attıracağım…”
Matkap taşan öfkesiyle başını
hızla döndürerek çok fazla gürültü yapmaya başlamıştı. Etrafta oturan diğer
müşterilerin hepsi başlarını Matkaba çevirerek söylenmeye başladıklarında
çoktan güvenlikler matkabı tutmuş dışarı atmaya çalışıyorlardı.
Hardal sarısı duvar son anda fark
ettiği Matkaba bakarak derin bir iç çektikten sonra yine etrafını izlemeye
devam etti.

Yorumlar
Yorum Gönder