Tüm algılarımı parçalamaya başladım. İlk önce kulaklarımı kestim, sonra burnumu ve en son olarak ta gözbebeklerimi yerinden söktüm. Sessiz, karanlık ve kokusuz bir hayat oluşturdum kendime… Fakat dokunabiliyordum, dokunarak hissetmeye devam ediyordum. Sert, yumuşak, sıcak, soğuk her şeyi hissediyordum. Algılarımı tam kapatamamıştım. Ellerimi kesmeliydim. Sonra ilk önce sol elimi kestim, her şey bitmişti. Bıçak sağ elinde kaldı. Sağ elimi de kesmeliydim, bunu tek başıma yapamazdım. Bağırmaya başladım. Bana yardım edin diye… Kimse elimdeki bıçağı alıp elimi kesmedi. Bıçağı yavaşça kenara bıraktım, ayağa kalktım ve nehre gittim. Nefesimi tutup nehre uzandım, nehirle be...
Birden karşıma çıkınca aklım çıktı...