Ana içeriğe atla

The Inward Circles — The Soul Itself A Rhombus

Tırtıl Gökdeleni Ararken

Alice Harikalar Diyarında
Kirli ve sisli bir havanın etkili olduğu bir sabah milyonlarca tırtıl koca bir şirketin her tarafını sarmışlardı. Devasal gökdelende işlerini bitirmiş çıkmak isteyen insanlar birden bire ortaya çıkmış bu tırtıllara anlam veremiyorlardı. İşin kötü tarafı yürüdükleri yollarda bile tırtıllar vardı. Yollarda yürüyüp arabalarına gitmek isteyen yada yaya olarak şirketi terk etmek isteyen insanlar dahi çok zor yürüyorlardı. Kimi kayıp düşüyordu. Bu karmaşanın ortasında tiksinip kusanlarda vardı.
Şirketin fazla tırtıl bulunmayan ve dışarıyı rahatlıkla gören bir yerinde bir kişi;
"Bilir musun tırtıl 13 ile 15 bölümden oluşur. Başın ardındaki ilk 3 bölümde kelebeğin kanatlarını ve ayaklarını taşıyan göğüs bölgesi oluşur."
Yanında bulunan diğer adam;
"Eeee gerisi ne olur?"
Yaptığı tanımlamanın yeterli olduğunu düşünen adam;
"Ne bileyim ben…diyerek konuyu kapatmıştı."
Kısa bir süre sonra etraftaki tırtıllar aynı anda mucizevi bir şekilde kozalarına girmeye başlamıştı. Milyonlarca koza etrafta dönüşümü beklerken sadece kısa bir tane koza yarılmıştı. Onun içinden de beyaz bir kelebek çıkmıştı.
Havada yalpalayarak uçan kelebek etraftaki kozalardan birinin üzerine konmasıyla beraber o kozada yarılmaya başlamıştı. Sonra başka bir kozanın üzerine konmuştu. Bu kozada diğeri gibi yarılmaya başlamıştı. Yarılan kozalardan çıkan kelebeklerde ilk kelebek gibi kozalara konmaya başladılar ve onlarda diğerleri gibi yarılmaya başlamıştı. Birden o ufacık kozaların sesleri bir olup etrafta uğultular, patırtılar oluşturmaya başlamıştı.
Etraf göz gözü görmez bir hale  gelmişti .Milyonlarca kelebek dev gökdeleni görünmez hale getirmişti. Her şey taki şiddetli bir fırtına esene kadar sürebildi. Dev bir süpürge gibi kelebekleri olduğu yerden savuran fırtına çok uzun sürmemişti.

Fırtına dindiğinde dev gökdelenin gölgesinde kalan bir ağacın gölgesinde uyuyan  bir adam fark edilmişti. Bu Zhuang Ziydi. Zhuang Zi, düşünde bir kelebek olduğunu görüyordu, ama uyandığında, düşünde kendini bir kelebek olarak gören bir insan mı, yoksa düşünde kendini insan olarak gören bir kelebek mi, olduğunu bilememişti.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Akrebin Yelkovana Vedası

Yelkovanın bu halini görünce çok fazla sıcağa maruz kalabilmiş olacağını düşündüm. Akrep ise yerinde yoktu, sadece dakikalar işliyordu. Bir de onu takip eden saniyeler… Biri zamanı yok etmeye çalışmıştı. Fakat kim olduğu belli olmayan bir hırsızın ellerinde tüketiliyordu. Devasal saat kulesindeki bu olayın etkisi tüm sokakları sarmıştı. Saate bakan şokun etkisinden çıkamıyordu. .Kimi sokak aralarından; “Sonumuz geldi!” Bağrışları yükseliyordu. Saatin etrafını sarmış kalabalığı yarıpta gelen Zaman Muhafızları halkı saatin etrafından dağıtmaya çalışıyorlardı. Halk panik içinde bir açıklama bekliyordu. Muhafızların öfkesi arttıkça tavırları da şiddetleniyor, daha sert bir şekilde müdahale etmeye başlıyorlardı. Zaman Denetleme Başkanı durumun çığırından çıkacağını anlayarak halka bir konuşma yapma kararı almıştı. Saat kulesinin önüne geçerek; “Bu oyunu kimlerin oynamış olabileceği konusunda bir bilgimiz yok. Biliyorsunuz ki saatimiz 24 saat boyun...

Tekdüze Bir Düzelik

Benim ruhum söküldü kafatasımdan, beni avuç içinden iki ağacın arasında ölülerini bekleyen çukura üfledi. Korktu bir takım şaşı kuşlar, ne tarafa uçacağını bilemeden uçtu durdu. Sadece bir tanesi ağaca çarptı ve öldü. Soyun hey ruh, bedeninin her parçasını ben oluşturacağım... Bir kova su getiren geveze baykuş az ileride başka bir ağacın kökünde ölü bulundu. Üzerlerine beyaz çarşaf geçirmiş bazı adamlar baykuşun ölüm sebebini bulmaya çalışıyorlardı. Önce kuşa baktılar, sonra ağaca, sonra yine kuşa baktılar, sonra da birbirlerine baktılar ve sırt sırtta verip ağıt yakmaya başladır… Ağıtı duyan baykuş dirildi. Ağıt yakanlarla ağıt yakmaya başladı. Ölüsünü gören baykuş gözyaşları dökmeye başladı. Sonrasında ölüsüne sarıldı ve ölüsü dirildi. Beyaz çarşaf giyinmiş adamlar orayı terk ettiler, baykuş dirilen ölüsünü bıraktı ve ağacın dalına kondu.

Japon Balığı Kusimisunun Gösterisi

            Ülkede çok büyük reklâmlar yapılmış Kusimisu için, Afişler hazırlandı, haber programlarında konuşuldu, oyuncakları yapıldı. Herkes bu gösteri için heyecanlandırıl ve bu gösteri için basılan biletlerin tamamı çıktığı andan itibaren 4 saat içinde tükendi. Organizasyonu yapan şirketin önünde eylemler düzenlemeye başlamıştı. Kimi az sayıda bilet basıldığından kimi de biletlerin karaborsaya düştüğünden şikâyetçiydi.             Herkes bir Japon Balığının nasıl bir gösteri yapacağını merak ediyordu. Bu balıklar 10 saniyede unutmuyor? Nasıl olurda bir şeyler öğrenebiliyordu? Diye sorular etrafında dolaşırken gösteri günü gelmiş çatmıştı.             Gösteri salonu tıklım tıklım dolmaya devam ediyordu. İçeri kaçak yollarla girmeye çalışanlar, sahte bilet ile aynı koltuğu 10 kişi tutanlar içerisi karman çorman olmuştu. Gösteri saatin...